29 Nisan 2016 Cuma

Muse ve Paris - The Double Rainbow

https://www.youtube.com/watch?v=vV4PUhvpt88

İnsan motoruyla kaza yapıp orasını burasını kırıp eve tıkılınca yarım kalmış yazılar, kitaplar, okumalar, bloglar devreye giriyor. Keşke tüm gittiği gezdiği yerleri  paylaşabilse insan. Muse'un son turnesi "Drones World Tour" ve Paris konseri, Şubat 2016 sonu, muazzam bir performans... ve Paris, hep güzel.

Cuma akşam Paris'e iniyorsunuz ve trenle (RER) doğru en sevdiğimiz bölgeye; Maraise. Paris havaalanı Charle de Gaulle'den şehir meytroyla genelde 1 saate yakın sürüyor. Airbnb'den kiraladığımız eve eşyaları bırakıp doğru dışarı. Ev merkezi çok. Metroyla uğraşmayacağız. Saat gece yarısına yaklaşıyor ilk durak Andy Wahloo Lounge Bar. Önce zili çalın... kapı açılınca bir baksınlar tipinize uygun musunuz ortama diye.  Hep rastladığımız; "ne kadar coolsunuz siz acaba bu mekan için???" uygulamaları. Allah'a bin şükür coolluk testlerinde sorun yaşamıyoruz. Mekan güzel küçük sevimli. Kokteyler başarılı müzik fena değil. Yaş ortalaması 30/40 arası. Lokal. http://andywahloo-bar.com/restaurant/paris/andy-wahloo/ 


Andy Wahloo'da 1 saat yeterli ardından başka mekana: Experimental Coctail Club. http://experimentalcocktailclub.com/ Barın olduğu sokak enteresan çok sessiz duruyor.  Oysa sokak barlarla dolu. Sokağa girerken sağlı sollu birkaç barı farketmiyorsunuz. Genelde gizli duruyorlar. Kapılarında isim  çok olmuyor. Dışarıdan ışık vs gözükmüyor. İçleri hep güzel. Experimental'a giriyoruz. Burası Andy Wahloo'dan farklı. Biraz daha ağır ve yaş ortalaması daha yüksek. Gene çok lokal. Kokteyler çok başarılı. Paris'in en iyi coctail barlarından bir tanesi burası. Her iki mekanda da bir sürü kokteyl ya da içki yok. İyi yaptıklarını servis ediyorlar. Menüler sınırlı ve fakat çok başarılı. Burada da 1 saat ardından bir acıkma oluyor haliyle. İstikamet 15 dakika yürüme mesafesindeki Tambour. Pardon, daha doğrusu Le Tambour. http://www.timeout.fr/paris/bar/le-tambour İsmi aldatmasın burası son derece Fransız, ve sabah 4'e kadar açık. İçerisi de fuller full'ü. Bir soğan çorbası balık çorbası olmadı bira papates derseniz gece o vakit. İçerisi çok kalabalık, iyi yerler doluyor saat gece 3'e yakın. Eve dönüş.


Experimental Coctail Club

 

Ctesi sabah hızlı kalkış. hızlıca bir yerlerde kahve+kahve+kahve kuruvasan. Şu kahveyle de aramdaki ilişkiye bir mesafe koyamadım gitti. Maraise'de ufak güzel dizayn dükkanlarla dolu dar sokaklarda dolanıyoruz. Paris'in en güzel sokaklarından burası. Bir de Montmarte-Sacre Coure (Place du Tertre, tepedeki sanat meydanı). Maraise bölgesine gelirsek, burası daha lokal kısmı Paris'in. Bizdeki Karaköy Galata gibi düşünün. Lakin bu bölge Paris'te pek turistik değil. Bu da zaten turistik gezi değil. Maraise bölgesinin üst tarafına geçiyoruz. Güzel bir food market buluyoruz, herkes taburelerde. Bretania caddesi üzerinde Le Marche Des Enfants Rouge. Öğlen yemek için fena olmayabilir. Food market sevenlerdenseniz. Gene bu bölgedeki restaurant Candeleria. İspanyol ve en sevdiğimiz bira Sol'ü satıyor, evet en sevdiğim bira bu - orijinali mexican. Şimdilerde bir de amber modası var birada o da fena değil garaguzu vs neyse başka sayfanın konusu bunlar. Bira deyince işte. Evet Candeleria tapasçı ve pek çok yerde referans verilen bir bar. Paris'e gelmişim tapasla işim olmaz demeyin.


Le Marche Des Enfants - Food Market
 


Akşama yaklaşıyoruz, biraz yürüyerek Bastille tarafına geçmekte fayda var. Bu bölge de yine, turistlerin en son tercih ettiği ve bazen de hiç bilmediği. Bastille'de Leon de Bruxelles'e gidiyoruz hızlı bir yemek için. Leon restaurant zinciri. Deniz mahsülleri midye ve bira için elbette.  Başka ne için olacak. Bu arada Paris'e geldik hala bir wine bara gidemedik. Neyse ki uçakta içmişiz şarabımızı - Özge bu sana:). Saat 19'a yaklaşıyor. İstikamet MUSE konseri. Konser mekanı yakın Bastille Bercy Arena. Girişler çıkışlar son derece rahat sakin ve kontrollü. Konser çok esaslı. Öncelikle zamanında başlıyor ve alt grup X Ambassadors çıkıyor (renegade) - iyiler bence. Yaklaşık 1 saat sahnedeler ardından kısa ara ve sahne Muse'un. Muse apayrı bir olay. Şov dijital gösteri ile başlıyor tepeden drone vari (ehh) cisimler iniyor. Ardından 3D dijital şova geçiliyor. Bu ışık gösterisi oldukça etkileyici. Performans güçlü, sahne şovları iyi. Ve sanırım ilk defa dönen sahne kullanıyor Muse konserinde. Adamlar 2,5-3 saat sahnede kaldılar ve Matt Ballemy, neredeyse durmaksızın, aralarda da konuşmadan parçaları söyledi. Sağlam karizmatikti. Gerçekten iyi bir "müzik ziyafeti" bu. 


Yurtdışındaki arena konserlerinin en büyük avantajı bu olsa gerek. İnsan gibi girip çıkıyorsunuz, düzgün içki kuyrukları oluyor vs. Konsere girmemiz max 10 dakika. Çıkmamız da 5 dakika sürüyor. Konser sonrası, gece yarısına yaklaşıyor saat daha bitmedi... Doğru metro ve istikamet Sherry Butt. http://www.sherrybuttparis.com  Gene bir kokteyl bar. Kalabalık yine yaş 35/40 arası. Müzik iyi kokteyler de esaslı. Mekan gene tabi ki hidden gem.  birkaç kere önünden geçip "burası, yok yok ya burası burası" konuşmaları geçiyor aramızda. Artık buradan sonra bar hopping yapacak takat kalmıyor bizde. Gene acıktık. Saat olmuş 02.00. Neresi açık tabi ki dönerciler falafelciler, Türk'ün dönüp dolaşıp geleceği yer. Neyse ki beyran kokoreç vs diye tutturmuyorum :).

Ertesi gün. Sabah kahvaltı. Le Pain. Gerçi Türkiye'de çok başarılı değiller fakat Paris'te durum farklı, hepsinin sabahları önlerinde kuyruklar. Menüler ve kahvaltı başarılı. Başka mekan aramaya gerek yok kahvaltı için. Ote yandan ev kiraladıysanız evinizde de hızlı bir şeyler ayarlayabilirsiniz sabah. Planlamada hata yapmışım, bir önceki sabah Sacre Coure'a Montmarte'a gitmeliymişiz vakit kalmamış. Bölgede meydanda (Place du Tertre) sanatçılar resim yapıyorlar başka guzel sanatsal işler sergiliyor ve etraf insanlara izlerken şarabınız biranızı içebileceğiniz ufak cafelerle dolu. Çok keyiflidir lakin zaman kalmadı. Dönüş. Ayrıca bu kadar alkol de bünyeye zarar. Yersiz. Hiç gerek yok.

Paris'e dair birkaç ipucu. Turistik bölgeler alışveriş vs dışında tabi.
 
·         Eğer ki etrafa saçacak çok paranız yoksa Paris'te konaklamak için 2 gece dahi olsa ev kiralayın. Airbnb, homeandaway gibi sitelerden faydalanın. https://www.airbnb.com.tr

·         Çünkü hem gezmek istediğiniz yerlerin göbeğinde oluyorsunuz hem de ederi kadar para ödüyorsunuz. Oteller anlamsız pahalı.

·         Taksi kullanmayın metroyla halledin özellikle hava alanı şehir arasını.

·         Seine nehri kıyısında muhakkak bir turlayın ve insanları oturup izleyebileceğiniz bir yerlerde bir şeyler için.

·         Eyfel, Notredam, Louvre, D'orsay bunları yaparsınız da, SacreCoure'a bi çıkıp Paris'e tepeden bakın. Montmarte'taki maydanda sokak sanatçılarının yaptıklarını izleyin.

·         Bastille'de ya da Maraise 'de bir food matkete gidin ve atıştırmalık bir şeyler yiyin.

·         Ve unutmayın, şehirler yürüyerek - ayaklarınızda derman kalmayarak gezilir.

 
Şimdilik bu kadar sanırım.





 








Hiç yorum yok:

Yorum Gönder